
Tüp bebek, oldukça başarılı bir yardımcı üreme yöntemidir. Başarılı olmasına rağmen hiçbir tüp bebek merkezi %100 bir başarı oranı veremez. Tedavi sürecinde, tüp bebek aşamalarında ya da kaliteli embriyoların transfer edilmesinde bile olumsuz sonuç alma riski bulunur. Tüp bebek deneme sayısı için belirli bir sınırlandırma yoktur. Anne ve baba adayları diledikleri kadar tüp bebek denemesi yapabilirler. Bu denemeler, maddi ve manevi bir gücü gerektirmektedir. Bunu sağlayabilen çiftler denemelerine devam edebilir. Ancak akıldan çıkarılmaması gereke, 3 deneme ardından başarı şansının belirli bir oranda artmayacağıdır. Uygulanan üç tüp bebek denemesine rağmen başarı elde edilememesi durumu ‘’tekrarlayan tüp bebek başarısızlıkları’’ olarak geçmektedir. Tekrarlayan tüp bebek başarısızlıkları için çeşitli alternatif yöntemler bulunur.
Başarıya ulaşamayan bebek tedavileri ardından, embriyonun rahme neden tutunamadığı, tedavinin neden başarısız olduğu araştırılmalıdır. Fakat tedavinin, laboratuar sürecinden ve embriyo transferi aşamasına dek herhangi bir hata ya da göz ardı edilmiş bir problem tespit edilememiş ise sorunun kaynağını bulmak gittikçe güçleşir. Tüp bebek tedavisi ardından ardından tüp bebeğin başarılı olamamasına yol açabilecek çeşitli sorunlar mevcut olabilir. Bundan dolayı da bu sorunun cevabını bulmak oldukça güçtür.
Şayet kadının yaşı ilerlemişse, tüp bebeğin tutma şansı azalır. Yaşın ilerlemesi ile genetik risklerde artış meydana gelir. Yumurtalıkların uyarılması için kullanılan ilaçlara istenilen yanıtın gelmesi daha zorlaşır. Yumurta rezervlerinde yeterince faydalanılamaz, yumurtalarda oluşabilecek morfolojik sorunlar sebebiyle de gebeliğin gerçekleşmesi güçleşir.
Tüp Bebek tedavileri için kadında gelişen embriyoları arasından tutunma potansiyeli en kaliteli olan embriyolar seçilir. Bu embryolar daha sonra anne adayının rahmine transfer edilir. Embriyolar transfer edildikten sonra, tutunduğu bölge olan rahim duvarı, kontrol edilebilen bir alan değildir. Rahim zarı kaynaklı ve tıbbi olarak sebepleri net olarak açıklanamayan sebepler kaynaklı olarak tutunma meydana gelmeyebilir. Bunun çeşitli sebepleri mevcuttur. Bu sebeplerden rahim zarı ile ilgili olanları ise:
Bu kalınlığın yaklaşık olarak 8-10 mm olması gerekmektedir. Ancak bu kalınlık çeşitli sebeplerle yeterli olmayabilir. Kadının enfeksiyon öyküleri, cerrahi girişimler ve çeşitli sebeplerle zarar görmüş rahim zarı, incelebilir. Bu sebeple de bebek sahibi olmak için zorluk çekilebilir.
Ultrasonla tespit edilebilecek myom, polip gibi yapı sorunları, embriyonun beslenmesini ve gelişmesini kötü etkileyebilecek perde (septum-subseptum), yapışıklık gibi problemlerin tüp bebek tedavisine başlamadan araştırılması ve takip edilmesi oldukça önemlidir.
Bebeğin gelişimi ve oluşumu tek bir mekanizma ile açıklanamayacak kadar karışıktır. Bilim dünyasının hala açıklayamadığı mucizevi bir olay olarak geçer. Çok çeşitli ve komplike durumların bir arada bulunması sebebiyle gebelik basit bir şekilde anlatılamaz.. Tüp bebek tedavilerinin neticesi başarılı olmayan anne ve baba adayları, tekrar bir tüp bebek tedavisine başlatılmadan ilk tedavinin neden başarısız olduğu ile ilgili araştırma yapmalı, bu sebebin çözülmesini sağlamalı ve tedaviye öyle başlamalıdı.
Bebek sahibi olma konusunda güçlük çeken anne adaylarında yaygın olan bir diğer sebep ise tüplerin tıkanması ve şişmesi durumlarıdır. Bu durumlar düzeltilebilir sorunlardır. Tüp bebek tedavisi de bu sorunların düzeltilmesini destekler. Bunların dışında yaygın olarak;

Tüp bebek tedavisinde, deneme sayısında bir kısıtlama yoktur. Ancak tedaviler, güvenilir merkezlerde uygulanır ise, ancak sonuç alınması söz konusu değil ise deneme sayısı arttıkça başarı şansında azalma yaşanacaktır. Özellikle de kadının yaşı ilerlemiş ise bu şans daha da azalma gösterecektir. Herhangi bir sağlık sorunu olmayan anne ve baba adayları dahi bebek sahibi olmakta güçlük çekebilir. 8 ya da 10. tüp bebek tedavisi ardından gebe kalabilen adaylar da mevcuttur.