Bir zamanlar, çoğu babanın bebek beklerken yaptığı tek şey eşini sakin tutmak ve doğum sırasında bekleme odasında bebeğini kucağına alabilmek için sabırsızlıkla beklemekti. Ancak artık 21. yüzyılda babalar eşinin ilk muayenesinden doğuma kadar yanlarında bulunma heyecanına dahil olabiliyorlar.
Karnı büyüyen ve dikkati çeken siz babalar olmasanız da, genişleyen ailenizde kendinizi bir seyirciden ziyade aktif bir katılımcı gibi hissetmeniz için yapabileceğiniz birçok şey var. Tüm bunlar için de 9 ay yeterli bir zaman dilimidir.
Bu bölüm daha çok nasıl bir baba olunması gerektiğine değinse de; verilen bilgiler evli olmayan ve aynı cinsiyetteki çiftler için de geçerlidir.
Nasıl Katılımcı Bir Partner Olunur?
Hamileliğinin başından itibaren eşinizin mutluluğuna nasıl eşlik edebileceğinize dair işte birkaç ipucu;
Eğer eşiniz hamileliğinden emin olamıyorsa, ona hamilelik testi yapmayı önerin ve doğruysa bu mutlu haberi birlikte öğrenin.
Hepsine gidemeseniz bile ilk kontrole partnerinizle gitmeye çalışın. Eğer biyolojik babaysanız ailenizin ve kendinizin sağlık durumlarınızı doktorunuza anlatın.
Duygularınızı ve eşinizin bedensel hislerini birbirinizle paylaşın ki siz de hamilelik konusunda kendinizi tecrübeli hissedebilesiniz.
Eşinizin karnına masaj yaparken bebeğinizle konuşun çünkü bebeğin sizi duyabildiği bilimsel olarak kanıtlanmıştır. 16 veya 20. haftadan sonra bebeğinizin hareketlerini bizzat hissetmeye başlayacaksınız.
Hamilelik sırasında eşinizle ortak bir yemek listesi oluşturun, düzenli olarak alıştırmalar yapın ve onunla birlikte dinlenin. Bunlar kendini yalnız hissetmemesini sağlar.
İlk 3 Ayı Birlikte Geçirmek
Hamilelik tecrübesini ilk defa yaşayacaksanız, ilk 3 ayı birlikte geçirmek biraz zorlayıcı olabilir. Eşinizin dış görünümü aynı olsa bile, bebek 12 haftalık olana kadar kendini belli etmez ve bu 3 ayda eşiniz psikolojik açıdan sıkıntılar yaşayabilir. Yediği şeyleri çürümüş zannetme, yemek gördüğünde ansız kusma hissi, aniden kurt gibi acıkma hali, sebepsiz yere ağlama ilk 3 ayda sıklıkla görülür. Sizin yanında olmanızı ama ona dokunmamanızı ister. Bunların sebeplerinden biri vücuttaki fazla hormon üretimidir.
Eşinize yardımcı olmanız için işte size birkaç adım;
1-) Mide Bulantısını Azaltın
Mide bulantısı hamilelerin genellikle ilk 3 ayda şiddetli sıkıntısını çektiği bir hastalıktır. Bunu azaltmak için eşinizin çok acıkmasına müsaade etmeden sık sık bir şeyler atıştırmasını sağlayın. İçecek tüketmesi de bu problemden kurtulmasında faydalı olacaktır. İçeceğine zencefil katmanız çok iyi gelebilir. Belki de en önemlisi, kokusuz yemekleri tercih etmeye özen göstermelisiniz.
2-) Bitkinlikle Savaşmasına Yardım Edin
Eşinizin vücudu geliştikçe, kalbi daha hızlı atacak ve nabız hızı artacaktır. Aylar geçtikçe eşiniz daha hızlı yorulacaktır, bu yüzden demir ve protein ihtiyacını çok iyi karşılamasında yardımcı olmalısınız. Yağsız et, tavuk ve yumurta tüketmeye özen gösterin.
3-) Tüm Bunların Geçeceğini Unutmayın
İlk 3 ayın sıkıntısı sonraki 3 ayda makul miktarda azalacaktır. Bu 3 ayda kendinize vakit ayırabilir, hamileliği ikiniz için de daha zevkli bir hale getirebilirsiniz.
Doğum Endişeleri
Doğum yaklaştıkça heyecan ve stres birbirine karışır. Partnerinizi rahatlatmak adına size çok büyük görev düşüyor. İşte hazırlanmanız için bir kaçı;
Doğum hakkında kendinizi eğitin.
En güvenli ve kısa yoldan gideceğiniz hastaneyi seçin. Hava koşullarını ve trafiği düşünerek B planı oluşturun.
Bebeği doğumdan sonra eve getirmek için arabaya bir bebek arabası kurun.
Acil durum ihtimalinde daima hazırda bir çanta bulundurun. İçine pijamalar ve diğer gerekli malzemeleri koyun.
Her türlü yoldan eşinizle iletişim kurabileceğinizden emin olun. Telefondan acil durumlarda ailenize haber verebilmek için herkesin bulunacağı bir grup açın.
Bebek Yolda!
Doğuma son birkaç gün kala, gerek eşiniz gerek siz bunu fark edeceksinizdir. Eşinizin 9 ay boyunca yanında bulunduğunuz için doğumda da bulunmak istemeniz en doğal hakkınızdır. Hastaneler doğuma kimin değil kaç kişinin gireceğini kısıtlar. Dolayısıyla doğuma girmeniz hususunda herhangi bir sakınca yoktur. İşte doğuma birkaç gün kala yapmanız gerekenler;
İlk ağrıları hissettiğinizde eşinizin dikkatini dağıtmaya çalışın. Gününün nasıl geçtiğini sorun, birlikte film izleyin.
Yatakta kalması söylenmediyse kısa yürüyüşler yapın.
Sırtına ve omuzlarına masaj yapmayı önerin.
Rahatlatma tekniklerine başvurun.
Unutmayın! Size uygun bir dille konuşmasa da, elinizi sıkmaktan acıtsa da, önemli olan size ihtiyaç duyduğunda yanında olmanızdır.
Doğumdan Sonra
Çiftler için en iyi zaman, bebeklerine kavuşacakları andır. Bu zamanlarda banyosunda, beslenmesinde, üstünü değiştirmesinde annesine yardım edebilirisiniz.
Bebeğiniz uyuduğunda monitör sistemi kurup eşinizle birlikte birkaç saat vakit geçirebilirsiniz.
Artık eşinizin normal beslenmesine müsaade verildiğinde, ona en sevdiği yemeklerden birini alıp gelebilirsiniz. Kendisini iyi hissetmesini sağlayacaktır.
Yaygın Endişeler
Yeni bir ebeveyn olarak sizler de diğer çiftler gibi endişeli olabilirsiniz. Endişe duyduğunuz konulardan bazıları;
Eğer bebek doğduğunda onunla çok vakit geçiremezseniz, iş programınıza uyum sağlamanız biraz zor olabilir.
Yeni sorumluluklar gözünüzde büyüyor olabilir.
Uyku düzeninizde bozukluklar olacağı için stresli zamanlar geçirebilirsiniz.
Bebeğin masrafları çok olacağından finansal sorunlarla karşılaşabilirsiniz.
Eşinizle, bebekle ilgilendiğinizden dolayı daha az vakit geçirebilirsiniz.
Bazı babalar gibi depresyona girebilirsiniz.
Ama tüm bunları birkaç adımla yok da edebilirsiniz;
Her türlü probleminizi eşinizle paylaşmaya özen gösterin.
Bazı alanlardaki harcamalarınızı kısarak finansal sıkıntılarınız varsa böylece dengeyi kurabilirsiniz.
Ne tür bir ebeveyn olmak istediğinizi düşünmeye vakit ayırmalısınız.
Kimse ebeveyn olarak doğmaz bu kutsal meslek zamanla ve sabırla öğrenilir. Dolayısıyla bu güzel mutluluğu ailenizle en içten yolla paylaşmaya özen gösterin. O sizin eşinizden sonra tutabileceğiniz tek el!
Comments