top of page

Gebelikte Kansızlık, Vitaminler ve Kalsiyumlar


Günlük hayatta gereksinim duyulan tüm vitaminler sağlıklı beslenmeyle alınabilir. Hamileliğin başından itibaren gebelerin aklında şu soru vardır. ”Acaba yeteri kadar vitamin alıyor muyum?” Ancak ihtiyacı karşılayacak olan alımın gerekli vitamin düzeylerini sağladığının tespiti kolay değildir. Bu nedenle aynı sorunun cevabını hekimin vermesi de pek kolay değildir. Çünkü gebenin yeterli beslenmesi, yani değişik besin gruplarından dengeli tüketmesi denetlenebilen bir değişken değildir. Bu durumun yanında gebelikte vitamin ve mineral ihtiyacının artması nedeniyle doktorlar vitamin takviyesini uygun görürler.


Hamileliğin başında veya planlandığı aşamadan itibaren ilk verilen vitamin folik asittir. Gebenin folik asit düzeyindeki eksiklik, bebekte “nöral tüp defekti” denen merkezi sinir siteminde bozukluklarla seyreden tablolara neden olabilir. Gebelikte kullanılması mutlaka önerilen tek vitamin folik asittir. Ancak folik asit dışında hamilelikte demir, kalsiyum, magnezyum ve D vitamini eksiklikleri ciddi sorunlar oluşturabilir.  Bu sebeple bahsedilen bu vitamin ve minerallerin kullanılması genellikle tavsiye edilir.


Gebelikte kansızlık gelişir mi, nasıl tedavi edilmeli?

Hamilelik, bebeğin anne üzerinden besinlerini temin ettiği bir dönem olduğu için annenin depoları çok önemlidir. Eğer annenin başlangıç besin depoları yetersizse, bebek ihtiyacını karşılayamayacaktır. Demir kan hücreleri(eritrosit) içinde oksijenin taşınmasını sağlayan hemoglobin molekülünün yapıtaşıdır. Eğer vücudumuzda bulunan demir miktarı yeterli olmazsa, yani hem depomuz azalmış hem de alımımız yeterli olmazsa demir eksikliği anemisi oluşur. Bu bir çeşit kansızlığın tanımıdır. Kan hücrelerinin sayısındaki azlığı ifade eder.


Hamilelikte hem demir ihtiyacı artar hem de demirin emilimi bozulur. Tüm bunlar demir eksikliği anemisine yani kansızlığa zemin hazırlar. Bu sebepten gebelikte demir preparatlarının kullanımı tavsiye edilir. Kansızlığın gebelikteki belirtileri değişken olabilir; halsizlik, yorgunluk hissi, çarpıntı, nefes darlığı, saç dökülmesi, baş ağrısı, baş dönmesi, kulak çınlaması, uykusuzluk gibi.


Demirin emildiği on iki parmak bağırsağından vücuda girebilmesi için aç karnına alınmalıdır. Aksi halde besinler demirin emilimini bozar. Demir ilaçları dışkıyı siyaha boyayabilirler. Ayrıca mide barsak şikayetlerine neden olup hasta uyumunu bozabilirler. Bebeğin demir depolarının tesisi için de annenin yeterli demir alması şarttır. Bu nedenle gebeliğin başından itibaren demir kullanmak doğru olacaktır.


Gebelikte kansızlığın bir diğer nedeni de Megaloblastik Anemi denen folik asit eksikliğine bağlı anemidir. Tedavisinde folik asit ilaçları kullanılır. Akılda olması gereken diğer kansızlık nedeni de kronik kan kaybıdır. Basur (hemoroid), barsak polipleri veya bazı kronik barsak rahatsızlıklarında yavaş yavaş ve gizli kan kaybı olur. Bu da kansızlığın oluşumuna zemin hazırlar. Bu problemin kendisi tedavi edilmedikçe, demir veya başka bir ilaç kansızlığa faydalı olmayacaktır.


Gebelikte kalsiyum desteğine gerek var mı?

Hamilelik döneminde kalsiyum bebeğin kemik ve diş gelişimi için gereklidir. İhtiyacı olan kalsiyumu annesinden sağlayan bebek eğer kanda yeterli miktarda yoksa annenin kemik dokusundan temin edecektir. Yeterli kalsiyum alamayan gebelerde kemik erimesi başlangıcı için risk oluşacaktır. Hem anne hem bebek için bu açığın kapatılması şarttır.


Kalsiyumun ana kaynağı süt ve süt ürünleridir. Yoğurt ve peynir süt içemeyen gebelerde mutlaka bolca tüketilmelidir. Ayrıca kuru baklagiller, kayısı, fındık, ceviz, badem, brokoli gibi koyu yeşil yapraklı sebzeler kalsiyumdan zengindirler.


Dengeli beslenme tüm vitamin ve minerallerde olduğu gibi kalsiyumun sağlanmasında da önemli ölçüde ihtiyacı giderir. Ancak gebeliğin son üç ayında bebeğin sağlıklı kemik ve diş gelişimi için besinlere ek kalsiyumun ilaçlarla takviyesi gerekir. Özellikle güneş ışığından yeteri kadar faydalanamayan gebelere D vitamini ve kalsiyum desteği yapılmalıdır.

Comments


bottom of page