1 ) Hamilelik zehirlenmesi nedir?
Halk arasında hamilelik zehirlenmesi olarak ifade edilen hastalığın tıpta ki ismi, preeklampsidir. Preeklampsinin, gerçek anlamda ki zehirlenme ile hiçbir alakası yojtur. Esas olarak hamilelik dönemi içerisinde tansiyon yükselmesi ile ilişkili olarak meydana gelir. Hamilelik zehirlenmesi yüksek tansiyon, el ayak ve yüzde şişlik (ödem), idrarda fazla oranda protein atılımı ile alakalı olarak gelişim gösterir.
2 ) Preeklampsinin çeşitleri var mıdır?
Preeklampsi, hafif ve şiddetli olmak üzere 2 grup içerisinde incelenir.Hafif preeklampsi de, tansiyon 140/90 mmHg veya üzerinde anne adayını ziyaret eder. İdrarda protein atılımı hafif preeklampside çok az görülürken, (gün içerisinde 300 mg’dan daha fazla), şiddetli preeklampside gün içerisinde 2 gramdan daha fazla protein idrar yolu ile vücuttan atılır.
Şiddetli preeklampside, tansiyon 160/110 mmHg’ nın üzerinde seyir eder. Buna idrarda fazla protein atılması (albuminüri), karaciğer fonksiyon testlerinde yükselme, trombosit sayısında düşüş, kalıcı baş ağrısı, görme sorunlarının oluşması, karaciğerin etrafında ağrı meydana gelmesi gibi bulgular da ilave edilebilir. Hamilelik zehirlenmesi (preeklampsi), hamilelik dönemi içerisinde sara nöbetini andıran nöbetlerin meydana gelmesine sebep olur. Bu duruma eklampsi ismi verilir.
3 ) Hamilelik zehirlenmesine rastlama olasılığı nedir?
Hamilelik zehirlenmesi, anne adaylarının yaklaşık olarak %5 ile %10’unda rastlanan ve sık görülen bir hamilelik hastalığıdır. Preeklampsi durumlarının yaklaşık olarak dörtte üçü hafif, dörtte biri şiddetli derecede meydana gelmektedir.
4 ) Preeklampsiye hangi adaylarda daha çok karşılaşılır?
Aşağıdaki durumların olması halinde, anne adaylarında preeklampsi ile karşılaşma riski fazladır.
İlk hamilelik (nulliparite)
İleri anne yaşı (35 üstü)
Daha önce ki hamileliklerinde preeklampsi geçmişi bulunan kişilerde
Hamilelik döneminden önce hipertansiyon yaşayan kişilerde kronik hipertansiyon
Ailede preeklampsi geçmişi bulunan kişilerde
Kötü obstetrik öykü (daha önceki hamileliklerinde anne karnında bebek ölümü, gelişme geriliği, dekolman v.b)
5 ) Hamilelik zehirlenmesinin sebep olduğu sorunlar nelerdir?
Ağır hamilelik zehirlenmesinin gelişim gösterdiğine dair ortaya çıkan belirtiler;
İdrarda protein kaybının daha çok olması
Tansiyonun 160/100 mmHg olması
Günlük idrar çıkışında düşüş meydana gelmesi
Görme sorunlarının oluşması
Mide ağrısı,
Kanda trombosit miktarının düşmesi,
Bu belirtilerin içerisine sara nöbetlerinin de ilave edilmiş haline, eklampsi denir. Bu esnada, artık beyin ödemi gelişmiş ve bu nöbetler meydana gelmeye başlamıştır.
Anne adayında beyin kanaması, kalp yetmezliği, pıhtılaşma bozukluğu, akciğer ödemi, böbrek yetmezliği gibi sağlık problemleri de gelişmeye devam eder.
Bebekte gelişme geriliği başlar, erken doğum hatta anne karnında bebeğin hayatını kaybetmesine bile neden olabilir.
6 ) Preeklampsi teşhis ve takibinde dikkat edilmesi gereken noktalar nelerdir?
Hamilelik zehirlenmesi teşhis ve takibinde en önemli olan nokta, anne adayına düzenli olarak tansiyon ölçümü yapılmasıdır. Hafif preeklampside, (hafif derecede hamilelik zehirlenmesinde) tansiyon yani kan basıncı 140/90 mmHg üzerinde olur. Şiddetli preeklampside ise bu durum, 160/110 mmHg üzerindedir. Tansiyon ölçümü dışında gerçekleştirilen tahlillerde, idrarda protein (albumin) seviyesi, kan tahlilleri (genellikle böbrek fonksiyon testleri), göz dibi muayenesi tanıda ve kontrolde uygulanır.
7 ) Preeklampsinin risk faktötleri nelerdir?
Çoğul hamilelik (İkiz, üçüz) hamilelik
Tip 1 Diyabet
Böbrek hastalığı
Şişmanlık
Bağışıklık sistemi bozuklukları
Trombofili (pıhtılaşma bozuklukları),
Leiden mutasyonu
Antifosfolipid antikor sendromu
Mol hidatiform
Annede böbrek hastalığı
8 ) Preeklampsi gelişen hamileliklerde, annede meydana gelen değişiklikler nelerdir?
Böbrekte klasik patolojik lezyon gelomerülokapiller endoteliozistir.
En erken bozulan laboratuvar bulgusu plazma ürik asit düzeyinde artmadır ancak tanı kriteri olarak kullanılmaz.
Plazma kreatinin düzeyi artar.
Proteinüri meydana gelir.
Hamileliklerde neredeyse % 50 civarında artan glomerüler filtrasyon oranı (GFR) preeklamptik hamilelerde azalır, böbrek kan akımı azalır.
Trombositopeni
Mkroanjiopatik hemolitik anemi: Aşırı hemoliz olursa hemoglobinemi, hemoglobinür, hiperbilirubinemi ve haptaglobulün seviyesinde azalma izlenir.
HELLP sendromu meydana gelme olasılığı da fazladır
Hipertansiyon nedeniyle kardiyak afterload artar.
Damar içi sıvı azalır ve ektravasküler alana sıvı geçişi gerçekleşir. Bu sebepten dolayı da kardiyak preload azalır.
Ekstraselüler sıvı miktarı artar
Plazma onkotik basıncı azalır Kardiyak output azalır (normalde hamilelikte artar).
Hemokonsantrasyon oluşur.
Kan hacmi azalır. Bu sebepten dolayı da preeklamptik hamileler kan kaybını daha az tolere edebilir.
Karaciğerde periportal hemoraji izlenebilir. HELLP sendromu meydana gelir ise, subkapsüler hematom ve rüptür oluşur.
Görme bozukluğu (bulanık görme, diplopi) oluşur
Uteroplasental yetmezlik, dekolman plasenta
Bebekte IUGR riski, perinatal mortalite morbidite artar.
9 ) Anne ve bebek ölümüne neden olan tablo nasıl gelişir?
Küçük kılcal damarlar olarak ifade edilen kapiller, damarlarda bulunan direnç artışı, kapiller damarda meydana gelen hasarlar sebebi ile uteroplasental yatakta ( bebek ile anne arasındaki kan besin alışverişinin yapıldığı yer) yetmezlik meydana gelir ve bebek için önemli risk doğurur.
Bebeğe az kan ve az oksijen gitmesine neden olarak, bebeği ciddi anlamda sıkıntıya sokar. Utero plesantal yatakta basınç artışı olur ve plesanta zamanından daha önce ayrılır. Bu sebepten dolayı da bebek anne karnında hayatını kaybeder.
Kapiller damarda meydana gelen bozuklukta trombositler zarar görür, kanda trombosit miktarı düşer. Bu durumun sonucunda ise, vücudun pıhtılaşma faktörleri her geçen gün azalır. DIC (Dissemine İntravasküler Koagülasyon ) gelişir ve ölüm ile sonuçlanır.
10 ) Preeklampsi (hamilelik zehirlenmesi) tekrarlamaması için ne yapmak gerekir?
İlk olarak anne adayı, preeklampsinin yeniden nüks etmemesi için kilo vermelidir.
İkiz hamilelikler, preeklampsinin tekrarlamasında ciddi bir risk faktörüdür.
Hamileliğin ilk haftalarında görülen kilo artışı, preeklampsinin yinelenmesi açısından bir risk faktörü değildir.
Dengeli ve düzenli beslenmeye dikkat etmek, stresten uzak durmak, düzenli uyumak, normal sınırlarda kilo almak preeklampsinin tekrarlamasını önleyebilmek açkısından önemlidir.
Bir önceki hamileliğinde preeklampsi yaşamış olan anne adaylarının, özellikle tansiyon takibi ve kan tahlillerini rutin bir şekilde yaptırması son derece önemlidir.
Comments