Sebebi tam olarak bilinmeyen şekilde, rahim içi endometrium tabakasının başka yerde yerleşim göstermesi ve bu bölgede rahim içindeki gibi kalınlaşma ve kanamayla birlikte dökülmeye neden olması halinde endometriozis denilen hastalık meydana gelir. Bu şekilde meydana gelen adezyonların yumurtalıklara yerleşmesi ve burada kistleşmesiyle çikolata kisti yani endometriyoma oluşur. Bu kistler genelde tek yumurtalığı tutar. Nadiren iki yumurtayı birden tutabilir. Yumurtalığın işlevinde bozulmaya, içindeki sağlam dokuyu azaltmaya ya da yumurtalık rezervini olumsuz etkileyen çikolata kisti, gebe kalamamaya neden olabilir.
Rahim içindeki dokunun taşındığı alanlarda gösterdiği davranış yüzünden ortaya çıkan kalıntılar çevre dokularda yapışıklığa neden olur. Bu yapışıklıklarla birlikte bu alanın anatomik yapısı bozulur. Organların işlevlerine yerine getirmesine engel olur. Fallop tüplerinde bu şekilde kalıntılarla oluşan tıkanıklıkta ya da tüplerdeki yapışıklıkta, bu bölgeden yumurta ya da sperm hücresinin geçmesine engel olacak bir durum ortaya çıkabilir. Bu etkinin oluşması halinde, çikolata kistinin gebe kalamama sebebi olduğu söylenebilir. Adezyonlarla fallop tüplerinin ucunda bulunan saçaklar işlevini yitirir. Bu yumurtalıklardan salınmış yumurtanın fallop tüpüne geçmesini engeller ve kısırlık sebebi olabilir.
Adezyonların yani yapışıklıkların organlar arasında olması kısırlığa neden olan diğer bir etkendir. Özellikle rahim, yumurtalık, fallop tüpleri ve bağırsaklar arasında olan yapışıklıklar buna etkendir. Kısırlık sebebiyle doktora giden kadınların yaklaşık % 20-40 arasında çikolata kistine sahip oldukları belirlenmiştir. Çikolata kistinin henüz başlangıç evreleri olan ilk iki evrede bile kısırlık üzerinde etkili olduğu söylenebilir. Bu etken kadınların gebe kalma olasılıklarını önemli bir seviyede azaltır. Bu kistin tedavi edilmemesi halinde, endometriosis odakları yayılma eğilimi gösterir. Boyutu 3 cm üzerine çıkan çikolata kistlerinin laparoskopiyle tedavi edilme şansı bulunmaktadır. Bu şekilde yapılan tedavi hastalığın kesin tedavisini sağlar. Kadınlar bu tedavinin üzerinden bir yıl kadar doğal yollardan gebe kalmak için çabalayabilirler. Bu sürenin sonunda gebe kalamayan hastalar için, tüp bebek tedavisinin uygulanması tavsiye edilir.
Endometrium hastalarında az da olsa gebe kalma şansı vardır. Bu hastalarda gebelik elde edildiğinde, endometriozis odakları ve kistlerde gerileme olduğu görülebilir. Çikolata kistleri üreme çağına gelen kadınlara özgü bir hastalık olduğundan, menopoz dönemine giren kadınlarda gerileme göstermektedir. Ancak zamanında tedavi edilmediğinde, sinsice ilerleyen bir hastalıktır. Kistlerin büyüme gösterdiği oranda, kadında dış gebelik riski, kısırlık ve yumurtalıkların alınmasına kadar gidecek bir süreç yaşanabilir.
Çikolata kisti hamile kalmayı nasıl engeller?
Adet sancıları şiddetli olan, derin cinsel ilişkide ağrısı olan, karında ve kasıkta ağrıları bulunan, kanlı dışkılama, idrarda yanma ve kanama olması, adet kanaması olduğunda burun kanaması olan, vücudunda değişik yerlerde morluklar oluşan ve üreme çağında olan kadınların çikolata kisti açısından tehdit altında olduğu söylenebilir.
İçeriğinde boza kıvamında erimiş çikolatayı andıran bir sıvı olan çikolata kistleri, yumurtalık ve kordonlara ulaştığı zaman kadınlarda gebeliği engelleyecek duruma gelmiş olur. Çikolata kisti çocuk sahibi olamayan kadınların yaklaşık % 40 kadarında görülmekte, oldukça nadir şekilde menopozda olan kadınlarda, hatta erkeklerde bile etkili olabilir. Kadınlarda herhangi bir yakınmaya neden olmadan, sadece rastlantısal olarak ta teşhis edilebilirler.
Çikolata kistleri, her ay düzenli olarak gebeliği oluşturacak şekilde hazırlanan, gebelik meydana gelmediğinde yeterli hormon desteği almayan ve adet kanaması şeklinde dökülen hücre tabakasının vücutta rahmin dışında başka bir alanda meydana gelmesiyle çikolata kistleri oluşmaktadır. Bunların yumurtalıkları ve tüpleri etkilemesi halinde, gebelik için engel teşkil eder bir hale gelirler.
Çikolata kistlerinin tedavisi nasıl olur?
Endometriomalarda ayırıcı tanı yumurtalıklarda gelişen kistler içinde, tümör belirteçlerine ve doppler kan akımında direnç ve akım indekslerine bakılmasıyla yapılır. Fakat kesin tanı için, operasyondan sonra çıkarılan dokuda patolojik inceleme yapılması gerekir.
Çikolata kistlerinin tedavisinde cerrahi operasyonlar, özellikle laparoskopi kullanılmaktadır. Ancak hastalığın kalıcı bir şekilde tedavisi bulunmamaktadır. Bu tedavilerde amaç ağrının giderilmesi ve hastalığın ilerlemesinin durdurulması şeklindedir. Çünkü tedavi edilen çikolata kistlerinin her zaman tekrarlama olasılığı bulunmaktadır.
Çikolata kistini oluşmasını engelleyen doğal durumlar
Çikolata kistinin engellenmesini sağlayan iki doğal durum bulunmaktadır. Bunlar, kadının gebelik dönemi ve menopoz dönemidir. Kistlerin hafif seviyelerde olan evrelerinde hastalara hormonal tedaviler uygulanır. İlerleyen evrelerinde ise, cerrahi tedavi yapılması gerekir. Cerrahi tedavi uygulanmış hastaların yaşına göre, 6 ayla bir yıl arasında gebe kalması beklenebilir. Bu gerçekleşmezse yardımcı üreme yöntemlerine başvurulması tavsiye edilir. Kadınlardan çıkarılan çikolata kistinin büyük boyda olması özellikle yumurta rezervinde azalmaya neden olabilir. Bu nedenle aşılama tedavisi gibi yöntemlerde başarı elde edilemezse, tüp bebek tedavisinin uygulanması kaçınılmaz hale gelir.
Çikolata kistleri gebe kalmayı engeller mi?
Çikolata kistleri ve bunların küçük formları, yani birinci ve ikinci evredeki kistler kadınların gebe kalmasını engelleyebilir. Kistlerin evreleri yükseldikçe kısırlıkla olan ilişkisi de artış gösterir. Çikolata kistlerinin boyutları ne kadar büyük olursa, çevre dokularda ne kadar yapışıklık meydan gelmişse, bu oranda gebeliğe engel olabilir. Büyüklüğü 4 cm ve bunun altında olan kistler ameliyatla çıkarılmamalıdır. Bu büyüklüğün üzerinde olan çikolata kistleri ameliyat edilmelidir. Ameliyattan sonraki ilk yıl kadının gebe kalma olasılığının en fazla olduğu dönemdir. Bu süreç çocuk sahibi olmak isteyen kadın hastalar açısından çok iyi değerlendirilmelidir. Aksi halde yardımcı üreme yöntemlerine başvurmak gerekecektir.
Çikolata kistinin gebelik üzerindeki olumsuz etkileri nelerdir?
Fallop tüplerinde tıkanmaya neden olabilirler,
Çikolata kistinin içinden salınan bazı hormonlar ile maddeler tüplerin fonksiyon bozukluklarına neden olabilir,
Döllenen yumurtanın rahmin içine transferine engel olabilirler.
Kadınlar çikolata kistinin olmasına rağmen hamile kalırlarsa, var olan çikolata kistleri gebeliği süresince büyüme eğilimi gösterebilir ya da mevcut şeklini değiştirmeden kalabilir. Gebeliğin ilerleyen dönemlerinde olumsuz etkilere neden olmayan çikolata kistleri, gebeliğin ilk dönemlerinde ise düşük sebebi olabilirler.
Sonuç olarak endometriozis gebeliğe engel olur. Fakat gebelik açısından bu hastalığı olmayan kadınların gebe kalma olasılığı ne kadar ise, çikolata kisti olan kadının gebe kalma olasılığı onun yarısıdır. Bu nedenle, çikolata kisti olan kadınlar gebe kalamazlar diye bir genelleme yapılamaz. Sadece sorunu olmayan kadınlara göre, gebe kalma olasılığı her aya yarı yarıya az olur. Endometriozis çikolata kistine dönüştüğünde, kistler görülebilir hale geldiğinde, ameliyat gündeme gelir. Ancak kadının çocuk yapma isteği olduğunda ve yaşının 35 in üzerinde olması halinde, yani yumurta rezervi azalmaya başladığında, doktoruyla bu konuyu görüşerek kistler alınmadan nasıl gebe kalacağı konusunda değerlendirme yapılmalıdır. Çünkü yapılan cerrahi girişim yumurtaların kapasitesini azaltacak bir işlemdir. Bunun için az zarar verecek laparoskopik uygulamalar yapılsa da, kistler alınmadan gebe kalabilme koşulları değerlendirilmelidir. Bu nedenle kadınların önceliği ameliyat olmamalıdır. Özellikle bebek isteyenler için, durum böyledir. Bu genç yaştaki hastalarda ciddi ağrıların olması halinde, ameliyatın yumurta rezervine az miktarda zarar vermesi fazla sorun olmayabilir. Bu doktorla değerlendirilmesi gereken bir konudur. Yaşı 40 ın üzerinde olan hastalarda ise, ağrılar oluyor ve yeteri kadar çocukları varsa ameliyat olmalarında herhangi bir engel yoktur.
Comments